Ertelemeyi nasıl aşarız?
Hepimiz bir şeyleri erteliyoruz. O e-postayı yazmayı, bir projeye başlamayı, hatta sevdiğimiz ama zaman ayıramadığımız şeyleri bile… Ama neden? Yorgunluk mu, mükemmeliyetçilik mi, korku mu, yoksa gerçekten o işe başlamak için “doğru zamanı” mı bekliyoruz?
Erteleme, genellikle bir kaçış mekanizmasıdır. Başlamak zor geldiğinde, kendimizi başka işlerle oyalarken buluruz. Peki, gerçekten meşgul müyüz, yoksa sadece zaman mı öldürüyoruz?
Belki şu sorular üzerine düşünmek iyi bir başlangıç olabilir:
- Hangi görevleri en çok erteliyorum ve neden?
- Ertelediğimde hangi duygu baskın oluyor; kaygı, sıkılma, yetersizlik hissi?
- Eğer bu işi şimdi yapsam, gelecekteki halim bana nasıl teşekkür ederdi?
Ertelemeyi aşmanın yolları her zaman büyük değişiklikler gerektirmez. Küçük ama etkili yöntemlerle başlamak mümkün:
- Beş Dakika Kuralı: Bir işe başlamak zor geliyorsa, kendine “Sadece beş dakika yapacağım” de. Çoğu zaman, başladıktan sonra devam etmek daha kolay gelir.
- Kendine Sonuç Değil, Süreç Hedefleri Koy: “Bu projeyi bitireceğim” yerine “Bugün 30 dakika üzerinde çalışacağım” demek daha sürdürülebilir olabilir.
- Erteleme Tetikleyicilerini Tanı: Çoğu zaman dikkat dağıtan şeyler aynıdır; telefon, sosyal medya, konfor alanı… Seni en çok ne oyalıyor?
- Gelecekteki Sen İçin Küçük Bir Jest Yap: Bugünkü sen, yarınki haline nasıl bir kolaylık sağlayabilir? Küçük bir başlangıç yapmak, gelecekteki yükünü hafifletebilir.
Bazen en zor adım, ilk adımı atmaktır. Peki, bugün ertelediğin hangi küçük şeyi yaparak kendine bir iyilik yapabilirsin? Bu durum sizin davranışsal çözümleriniz ile azalmıyor gibiyse profesyonel destek almayı düşünebilirsiniz. Uğraşlarınıza rağmen bu döngüyü tekrar tekrar yaşıyorsanız bu durumun daha derin psikolojik kökenleri olabilir, bu durumda profesyonel destek size yardımcı olacaktır.