Bağımlılıkta Emdr Tedavisi

Sonuç

EMDR terapisi, bağımlılık tedavisinde önemli bir tamamlayıcı rol üstlenir. Uygulama şekli, bireyin kişilik yapısına, çevresine, ailesine ve bağımlılık düzeyine göre değişiklik gösterebilir.
Ancak her durumda EMDR, bağımlılığa yol açan travmatik sebepleri çözümleyerek, tedavi sürecinin daha sağlıklı ve kalıcı ilerlemesine katkı sağlar. EMDR'ın bağımlılık tedavisinde etkili olduğunu gösteren pek çok bilimsel araştırma mavcuttur ancak bu  çalışmayı yürütecek uzmanın hem EMDR hem bağımlılık konusundan bilgili ve yetkin olması son derece önemlidir.

Sürekli ağrı kesici vermek, bir ağrının nedenini ortadan kaldırmaz; asıl olan, altta yatan sebebi bulmaktır. Aynı şekilde bağımlılığın altında bir temel neden varsa, bu neden üzerinde çalışmadan kalıcı bir iyileşme sağlamak zordur.
Yine de öncelik, bağımlılığın kendisinden uzaklaşmak anlamına gelmez. Çünkü bağımlılık, acil müdahale gerektiren bir hastalıktır. Dolayısı ile bağımlılıkta EMDR çalışırken bu durum mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.

EMDR yöntemi, bireydeki travmatik stres birikimini çözerek, bağımlılık gelişmeden önce koruyucu bir etki gösterebilir. Eğer bağımlılık başlamışsa, EMDR tedavi sürecinde destekleyici bir yöntem olarak önemli rol oynar. EMDR’ın temel amacı, bu anıları gün yüzüne çıkararak yeniden işlemek ve sağlıklı bir hale getirmektir. Uyku sürecindeki REM evresine benzer biçimde, beyine çift yönlü uyaranlar verilerek olayların yeniden değerlendirilmesi sağlanır.

EMDR terapisinde, beynin her iki lobu bilateral uyarılar aracılığıyla aktive edilir. Bu uyarılar genellikle göz hareketleri ile sağlanır; ancak dokunsal (tapping) veya işitsel yöntemler de kullanılabilir. Bu süreç, beynin olumsuz düşünceleri ve stresi çözümlemesine yardımcı olur. Ancak EMDR sürecini başlatmadan önce danışana tüm adımların nasıl olacağı ve danışanı nelerin beklediği aktarılmalıdır. Bu durum danışan ile terapist arasındaki güven ilişkisi açısından son derece önemlidir.

EMDR terapisinde, beynin her iki lobu bilateral uyarılar aracılığıyla aktive edilir. Bu uyarılar genellikle göz hareketleri ile sağlanır; ancak dokunsal (tapping) veya işitsel yöntemler de kullanılabilir. Bu süreç, beynin olumsuz düşünceleri ve stresi çözümlemesine yardımcı olur.

Sistem, insan gelişimini ve ruh sağlığını öğrenme yoluyla destekleyen bir mekanizma olarak kabul görür. Ancak kişi travmatik bir olay yaşadığında bu sistem bozulabilir ve anılar işlenmeden bilinçaltında saklanır. İşlenmemiş bu anılar, bireyde çeşitli semptomların ortaya çıkmasına neden olur.