Doğum Sonrası Depresyon Testi

Son 7 gün içindeki hislerinizi düşünerek en uygun seçeneği işaretleyiniz.

Soru 1: Gülebiliyor ve olayların komik tarafını görebiliyorum

Soru 2: Geleceğe hevesle bakıyorum

Soru 3: Birşeyler kötü gittiğinde gereksiz yere kendimi suçluyorum

Soru 4: Nedensiz yere kendimi sıkıntılı ya da endişeli hissediyorum

Soru 5: İyi bir nedeni olmadığı halde, korkuyor ya da panikliyorum

Soru 6: Her şey giderek sırtıma yükleniyor

Soru 7: Öylesine mutsuzum ki uyumakta zorlanıyorum

Soru 8: Kendimi üzüntülü ya da çökkün hissediyorum

Soru 9: Öylesine mutsuzum ki ağlıyorum

Soru 10: Kendime zarar verme düşüncesinin aklıma geldiği oldu

Bilimsel Kaynak:

Cox, J. L., Holden, J. M., & Sagovsky, R. (1987). Detection of postnatal depression: Development of the 10-item Edinburgh Postnatal Depression Scale. British Journal of Psychiatry, 150, 782-786.

Engindeniz, A. N., Küey, L., & Kültür, S. (1997). Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Ölçeği Türkçe formu geçerlilik ve güvenilirlik çalışması. Bu ölçek, Edinburgh Postnatal Depression Scale (EPDS) için Türkçe geçerlilik çalışmasıdır; ayrıca benzer biçimde EPDS’nin Türkçe geçerliliği PubMed’de indekslenmiştir. EPDS Türkçe Geçerlilik Çalışması (PubMed)

Doğum Sonrası Depresyon Terapistleri

Sizi doğum sonrası depresyon konusunda uzman terapistlerle eşleştirdik.
Sibel Yalman
Sibel Yalman
Uzman Psikolog
A.Z.G.★★★★★
Açıkçası en kötü hissettiğim zamanlarda desteğiyle kendimi çok daha iyi hissediyorum hayata bakış açımı değiştiren biri tavsiye ederim.
Profili Görüntüle
Gökberk Kaya
Gökberk Kaya
Psikolog
Profili Görüntüle
Müge Maraşlı
Müge Maraşlı
Dr Psikolog
Profili Görüntüle



Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Testi Nedir?

Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Testi (EPDS), 1987 yılında Cox, Holden ve Sagovsky tarafından geliştirilen, dünya çapında en yaygın kullanılan doğum sonrası depresyon tarama aracıdır. 10 maddeden oluşan bu test, doğum sonrası ilk yıl içindeki annelerin duygusal durumunu değerlendirmek için tasarlanmıştır.

Test, son 7 gün içindeki duygu durumlarını ölçer ve özellikle depresyon belirtilerini erken dönemde tespit etmeyi amaçlar. Türkiye'de Engindeniz, Küey ve Kültür tarafından 1997 yılında geçerlilik ve güvenilirlik çalışması yapılmıştır. Test sonuçları, profesyonel yardım almanız gerekip gerekmediği konusunda size yol gösterici olabilir.

Doğum Sonrası Depresyon (Postpartum Depresyon) Nedir?

Doğum sonrası depresyon, bebeğin doğumundan sonraki ilk yıl içinde ortaya çıkabilen ciddi bir ruh sağlığı sorunudur. Annelerin yaklaşık %10-15'ini etkileyen bu durum, normal "baby blues" (doğum sonrası hüzün) durumundan daha ciddi ve uzun sürelidir. Baby blues genellikle doğumdan sonraki ilk iki hafta içinde kendiliğinden geçerken, doğum sonrası depresyon profesyonel müdahale gerektirir.

Doğum sonrası depresyon, annenin günlük işlevselliğini, bebekle bağ kurma yeteneğini ve genel yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Hormonal değişiklikler, uyku yoksunluğu, sosyal destek eksikliği ve önceki ruh sağlığı sorunları risk faktörleri arasındadır. Bu durum, yalnızca anneyi değil, aynı zamanda bebeğin gelişimini ve aile dinamiklerini de olumsuz etkileyebilir.

Doğum Sonrası Depresyon Belirtileri

Duygusal Belirtiler: Sürekli üzüntü, umutsuzluk hissi, aşırı ağlama nöbetleri, suçluluk duygusu, değersizlik hissi, bebekle bağ kuramama, bebeğe karşı ilgisizlik veya aşırı endişe duyma.

Fiziksel Belirtiler: Kronik yorgunluk, enerji eksikliği, uyku sorunları (bebek uyurken bile uyuyamama), iştah değişiklikleri (aşırı az veya çok yemek yeme), baş ağrısı, mide problemleri.

Bilişsel Belirtiler: Konsantrasyon güçlüğü, karar vermekte zorlanma, hafıza sorunları, olumsuz düşünceler, kendine veya bebeğe zarar verme düşünceleri (acil müdahale gerektirir).

Davranışsal Belirtiler: Sosyal izolasyon, günlük aktivitelerden kaçınma, bebeğe bakmakta zorlanma, aşırı titizlik veya ihmalkar davranışlar, cinsel isteksizlik.

Doğum Sonrası Depresyon Risk Faktörleri

Psikolojik Risk Faktörleri: Önceden depresyon, anksiyete veya başka ruh sağlığı sorunları öyküsü, ailede depresyon öyküsü, şiddetli premenstrüel sendrom (PMS) geçmişi, düşük benlik saygısı, mükemmeliyetçi kişilik özellikleri.

Sosyal ve Çevresel Faktörler: Yetersiz sosyal destek, eş desteğinin olmaması, ekonomik sorunlar, stresli yaşam olayları, izolasyon, genç yaşta anne olma, çok sayıda çocuk sahibi olma.

Hamilelik ve Doğumla İlgili Faktörler: Zor geçen hamilelik, komplikasyonlu doğum, prematüre bebek, bebeğin sağlık sorunları, istenmeden gelen hamilelik, emzirme sorunları, uyku yoksunluğu.

Biyolojik Faktörler: Hormonal değişiklikler (özellikle östrojen ve progesteron seviyelerindeki hızlı düşüş), tiroid hormon dengesizlikleri, genetik yatkınlık, nörotransmitter düzensizlikleri.

Baby Blues ile Doğum Sonrası Depresyon Arasındaki Farklar

Baby Blues (Doğum Sonrası Hüzün): Doğumdan sonraki ilk 3-5 gün içinde başlar ve genellikle 2 hafta içinde kendiliğinden geçer. Annelerin %50-80'inde görülür. Hafif ruh hali değişimleri, ağlama nöbetleri, yorgunluk, uyku sorunları gibi belirtiler gösterir. Günlük işlevselliği ciddi şekilde etkilemez ve tedavi gerektirmez.

Doğum Sonrası Depresyon: Doğumdan sonraki ilk birkaç hafta ile bir yıl arasında herhangi bir zamanda başlayabilir. Belirtiler daha şiddetli, uzun süreli ve günlük yaşamı önemli ölçüde etkiler. Annelerin %10-15'inde görülür ve profesyonel tedavi gerektirir. Kendiliğinden geçmez, müdahale edilmezse daha da kötüleşebilir.

Doğum Sonrası Psikoz: Çok nadir görülen (1000 doğumda 1-2) ancak ciddi bir durumdur. Genellikle doğumdan sonraki ilk birkaç gün veya hafta içinde başlar. Halüsinasyonlar, sanrılar, gerçeklik algısında bozulma, kafa karışıklığı gibi belirtiler gösterir ve acil psikiyatrik müdahale gerektirir.

Doğum Sonrası Depresyon Tedavi Yöntemleri

Psikoterapi: Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), doğum sonrası depresyon tedavisinde en etkili yaklaşımlardan biridir. Olumsuz düşünce kalıplarını değiştirmeye ve sağlıklı başa çıkma stratejileri geliştirmeye odaklanır. Kişilerarası Terapi (IPT) de özellikle ilişki sorunları ve rol geçişleri üzerinde çalışarak etkili sonuçlar verir.

İlaç Tedavisi: Antidepresanlar, özellikle seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI'lar), doğum sonrası depresyon tedavisinde kullanılabilir. Emziren anneler için güvenli seçenekler mevcuttur. İlaç tedavisi genellikle psikoterapi ile birlikte uygulandığında daha etkilidir ve bir psikiyatrist gözetiminde olmalıdır.

Destek Grupları: Benzer deneyimler yaşayan annelerle bir araya gelmek, izolasyon hissini azaltır ve duygusal destek sağlar. Grup terapisi, deneyim paylaşımı ve pratik çözüm önerileri sunar.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Yeterli uyku (mümkün olduğunca), düzenli beslenme, hafif egzersiz, güneş ışığı almak ve sosyal aktivitelere katılmak iyileşme sürecini destekler. Aile ve arkadaşlardan yardım istemek, iş yükünü paylaşmak önemlidir.

Doğum Sonrası Depresyon ve Bebekle Bağ Kurma

Doğum sonrası depresyon, anne-bebek bağının kurulmasını olumsuz etkileyebilir. Depresyondaki anne, bebeğine karşı duygusal olarak mesafeli hissedebilir, bebekle göz teması kurmakta zorlanabilir ve bebeğin ihtiyaçlarına duyarsız kalabilir. Bu durum, bebeğin duygusal ve bilişsel gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Araştırmalar, doğum sonrası depresyon yaşayan annelerin bebeklerinin dil gelişiminde, sosyal-duygusal becerilerinde ve davranış düzenlemesinde gecikmeler yaşayabileceğini göstermiştir. Ancak erken müdahale ve uygun tedavi ile bu olumsuz etkiler minimize edilebilir ve sağlıklı bir anne-bebek bağı kurulabilir.

Tedavi sürecinde, annenin bebekle olumlu etkileşimler kurmasını destekleyen müdahaleler önemlidir. Bebek masajı, cilt cilde temas, göz teması kurma ve bebeğin sinyallerini tanıma gibi aktiviteler, bağ kurma sürecini güçlendirir.

Eş ve Aile Desteğinin Önemi

Doğum sonrası depresyon tedavisinde eş ve aile desteği kritik öneme sahiptir. Eşler ve aile üyeleri, annenin duygusal ihtiyaçlarını anlamalı, yargılamadan dinlemeli ve pratik yardım sunmalıdır. Bebek bakımında sorumluluk paylaşımı, annenin dinlenmesine ve kendine zaman ayırmasına olanak tanır.

Eşlerin de doğum sonrası dönemde depresyon yaşayabileceği unutulmamalıdır. Çiftler, birlikte terapi alarak iletişim becerilerini geliştirebilir ve bu zorlu dönemi birlikte aşabilirler. Aile terapisi, geniş aile üyelerinin de sürece dahil edilmesini sağlar.

Sosyal destek ağının güçlendirilmesi, izolasyonun önlenmesi ve annenin sosyal aktivitelere katılması için fırsatlar yaratılması önemlidir. Komşular, arkadaşlar ve toplum kaynaklarından yararlanmak, annenin yalnız olmadığını hissetmesine yardımcı olur.

Doğum Sonrası Depresyonu Önleme ve Erken Müdahale

Hamilelik Döneminde: Risk faktörlerinin tanımlanması, psikoeğitim, stres yönetimi teknikleri öğrenilmesi, sosyal destek sistemlerinin güçlendirilmesi, gerçekçi beklentiler oluşturulması.

Doğum Sonrası Erken Dönemde: Düzenli sağlık kontrolleri, Edinburgh testi gibi tarama araçlarının uygulanması, belirtilerin erken tanınması, gerektiğinde hızlı profesyonel yardım alınması.

Yüksek Riskli Grupta: Daha önce doğum sonrası depresyon yaşamış veya depresyon öyküsü olan annelere, hamilelik sırasında ve doğum sonrası dönemde yakın takip, önleyici psikoterapi veya ilaç tedavisi düşünülebilir.

Erken müdahale, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için hayati önem taşır. Belirtileri fark ettiğinizde veya şüphelendiğinizde hemen bir sağlık uzmanına başvurmak, iyileşme sürecini hızlandırır ve komplikasyonları önler.

Edinburgh Testi Hakkında Önemli Bilgiler

Test ne zaman uygulanmalı? Edinburgh testi genellikle doğumdan 6-8 hafta sonra uygulanır, ancak doğum sonrası ilk yıl boyunca herhangi bir zamanda kullanılabilir. Bazı klinisyenler testi hamileliğin son trimesterinde de uygulayarak risk değerlendirmesi yapar.

Kesme puanı nedir? Türkçe versiyonu için 12/13 kesme puanı önerilmektedir. 13 ve üzeri puanlar doğum sonrası depresyon açısından risk gösterir. Ancak 10-12 aralığındaki puanlar da dikkate alınmalı ve klinik değerlendirme yapılmalıdır.

10. soru özel öneme sahiptir: Kendine zarar verme düşüncelerini değerlendiren 10. soruda 1 veya daha yüksek puan alınması, puanın toplam ne olursa olsun acil değerlendirme gerektirir.

Test bir tanı aracı değildir: Edinburgh testi bir tarama aracıdır. Kesin tanı için mutlaka bir ruh sağlığı uzmanı ile kapsamlı klinik değerlendirme yapılmalıdır. Test sonucu yüksek çıksa bile paniğe kapılmayın, profesyonel yardım almak için bir fırsat olarak değerlendirin.

Doğum Sonrası Depresyon ile Başa Çıkmak

Doğum sonrası depresyon yaşamak, ne kötü bir anne olduğunuz ne de bir zayıflık göstergesidir. Bu durum, tedavi edilebilir bir sağlık sorunudur ve yardım istemek güçlü olmayı gerektirir. Unutmayın ki siz yalnız değilsiniz - pek çok anne bu durumu yaşar ve iyileşir.

Kendinize karşı nazik olun, mükemmel anne olma baskısından kurtulun ve elimden geleni yapıyorum düşüncesini benimseyin. Küçük başarıları kutlayın, kendinize zaman ayırın ve duygularınızı paylaşmaktan çekinmeyin. Sevdiklerinizden ve profesyonel kaynaklardan destek almak, iyileşme yolculuğunuzun önemli bir parçasıdır.

Edinburgh Doğum Sonrası Depresyon Testi, durumunuzu değerlendirmenin iyi bir başlangıç noktasıdır. Test sonucunuz risk gösteriyorsa veya kendinizi iyi hissetmiyorsanız, lütfen bir psikolog, psikiyatrist veya doktorunuzla görüşün. Erken müdahale, hem sizin hem de bebeğinizin sağlığı için en iyisidir. Doğru tedavi ile çoğu anne tamamen iyileşir ve bebeğiyle sağlıklı bir bağ kurar.